28 Şubat 2011 Pazartesi

Başarı İçin Stratejiler

"Başarı İçin Stratejiler" kitabının yazarı Jim Dornan, Purdue Üniversitesi'nden Uzay mühendisi olarak mezun olmuş, uzay mühendisliğinden global pazarlama dünyasına başarılı bir geçiş yapmış ve Network TwentyOne International'ın başkanı ve sahibi olmuş. Bir girişimci ve geniş ufuklu bir iş adamı olarak, aylık 100.000'den fazla katılımcı ile gerçekleştirilen seminerlerle, dünyada 26 ülkede faaliyet gösteren bir şirkete sahip. Dornan'ın mantık ve sevginin yegane karışımı ile dünya üzerinde bir milyonun üzerinde insanın yaşamını olumlu yönde etkilemiş. Aşağıda yazarın "Başarı İçin Stratejiler" kitabının özeti yer alıyor.



1. BAŞARI ,SİZİNLE BAŞLAR

(1) Başarılı insan ; olumlu düşünmeyi uygular :

Başarıyla aranızda tutumunuz yer alır; kişi olumlu tutum ve düşüncelere sahipse, zorluklarla uğraşmayı seviyor ve onların üstesinden gelmekten haz duyuyorsa, başarıların yarısı gerçekleşmiş sayılır. Olumsuz düşünme, kritik anlarda bulutların oluşmasına neden olur. Olumsuz düşünme, umudu kırar, yaşamdan zevk almayı engeller.

Olumlu düşünme kişilere, zekaya bağlı olmaksızın herkes tarafından öğrenilebilir. Olumlu düşünceyi başlatmak ve geliştirmek için on kural vermek isterim.

Olmak istediğimiz kişiye yaraşır şekilde yürüyün konuşun ve davranın, olumlu ve başarılı düşünceleri aklınızdan çıkarmayın. Etrafa mutluluk güven ve amaç saçın. Karşılaştığınız her insana dünyada en önemli insan oymuş gibi davranın. Karşılaştığınız her insanın, kendisinin aranan, önemli ve takdir edilen bir kişi olduğunu hissetmesini sağlayın. Herkesin en iyi yönünü görün. Sağlığınız bozuksa, bunu sadece en yakınlarınızla paylaşın, herkese bahsetmeyin. Yeni fikirler bulabilmek için her yöne bakın. Pireyi deve yapmayın. Verici olmayı geliştirin, kendisine yardım etmeye çalışan bir insana kim karşı koyabilir?

Olumlu düşündüğünüzde, sonuçlar üretebilirsiniz. Kendinizi tepkiler üreten değil, etkiler üreten biri konumuna koyarsınız. Rüzgarın yönünü tayin edemeyiz ama gemilerin seyrini ayarlayabiliriz.

(2) Başarılı insan ; başarısızlığın hakkından gelmeyi bilir :

Bir insanın başarısını belirleyen en önemli etkenlerden biri, başarısızlığını nasıl karşıladığıdır. Başaramama korkusu, eleştirilme korkusu, risk alma korkusu, kendine gelen güveni yitirme korkusu başarısızlığın nedenleridir. Üstesinden gelmek için başarısızlığın ne olduğu anlaşılmalı, zayıflarınızın farkında olmalısınız. Başarısızlığın karşısına yeni ayarlamalar, farklı yöntemlerle tekrar çıkın, oyuna tekrar girin. Cesaretsizliğinize sebep olacak, başarının hemen olması gerektiği inancından, fırsatın kaçmış olduğu inancından kurtulun.

(3) Başarılı insan ; görüş sahibidir :

Kendi nesillerini en güçlü ve kalıcı etkilemiş insanlar ‘görmeyi başaranlar’ olmuştur. Görüşü olmayan bir insan sadece yaşadığı anı ve dokunabildiği nesneleri görür. Görüş sahibi insanın karşısında bütün dünya kendisine açılmış durmaktadır.

(4) Başarılı insan ; hedef sahibidir :

Hedefler, insanlara amaç kazandırır, yapılan ise değer katar, önceliklerimizi korur, gücümüzü kanalize eder ve arttırır. Hedefler ilerlemeyi ölçmede bize yardımcı olur, iletişimde yardımcı olur, faaliyetten çok, sonuca önem vermemizi sağlar.

(5) Başarılı insan ; zaman yönetimini bilir :

Başarılı insanlar zamanın değerinin farkındadır, zamanı kullanmak için, ajanda kullanın, evden uzak çalışın ve güne erken başlayın. İşinizdeki kesintiler büyük zamanlarınızı boşa harcar. Bunu gidermek için sekreter tutun, blok zamanlarla çalışın. Önceliklerinizi bir liste yapın. Belirlediğiniz önceliklere göre işinizi yapın. Sürüncemede iş bırakmayın. Bazen önceliklere göre değil, hoşunuza giden sıraya göre işlerinizi yaptığınızı unutmayın.

2. BAŞARI, BAŞKALARIYLA DEVAM EDER

(1) Başarılı insan ; ilişkilere değer verir :

Diğerleriyle ilişkilerinizi nasıl yürüteceğinizi öğrenirseniz hangi işte, alanda veya meslekte olursa olsun, başarıya giden yolun %85’ini geride bırakmışsınız demektir.

İnsanlarla iyi ilişkiler kurmanın yolları; onlara büyük önem vermek, onlar hakkında çok şey bilmek, kendisiyle karşılaştığımız hiçbir bireyin değerini küçümsememektir.

(2) Başarılı insan ; iletişim becerilerini geliştirir :

İletişimde büyük mücadele sizi dinlemekte olanların aklını, geçmişini ve düşünme yöntemlerini anlamaktır. Bunları bilirseniz, pek çok iletişim tıkanıklığından uzak kalabilirsin.

Sürekli konuşursanız, karşınızdakini dinleyemezsiniz, karşıdaki insanı rahatlatın ve onu dinlemeye niyetli olduğunuzu gösterir. Neye varmak istediğinize çabuk gelin, ara sıra tekrar ederek ne dediğinizin anlaşılmasını sağlayın. Küçük çaplı gruplarla iletişim beceri geliştirmeyi deneyin.

(3) Başarılı insan ; güdülemeye inanır :

Kendisi güdülenmemişken başkasını motive edemez. Başkalarını motive etmeye iletişimde açık olmakla başlayın, kendinize bir amaç adayın. İnsanlar onlardan beklentilerimiz oranında yanıt verir. Dostça rekabet oluşturur. İnsanların sonuçları ve ödülleri yaşamasını sağlayın. İnsanlar sonuçları gördüklerinde işlerine devam edebilir. Onlara inanın ve önemli olduklarını hissettirin. Bu temel becerileri uygulamadan insanları motive etmekte zorluk çekersiniz. İnsanın duygularına seslenmek, gereksinimlerine hitab etmek, yararları üzerinde durmak ve yeteneklerine cevap vermek motivasyonu sağlar. İnsan kendini motive etmek için önce başlamalı , hevesi gelmesini beklememeli. Aciliyet duygusu hissetmelidir.

(4) Başarılı insan; liderliğini gösterir :

İnsanlar programları değil onlara ilham veren liderleri özlerler. Liderlik etkidir. Gerçek lider kendisini izlemeleri yönünde diğerlerini etkileyebilen kişidir. Liderlerin temel prensipleri değişmez, fakat tarzları değişebilir.

Beş liderlik tarzı vardır.

a) Baskıcı lider; Mutlak itaate dayanır.

b) Anlaşmacı lider; Müzakereye dayanır.

c) İkna edici lider; Diğerlerini motive etmeye dayanır.

d) Örnek olan lider; Takipçilerin işlerine dayanır.

e) Güçlendirici lider; Güdüler ve başarmaları için donanım sağlar.

Ortam ve şarta göre uygulanan liderlik tarzı değişiklik gösterebilir.

Nihai başarı stratejiniz, yaşayacağınız olaylar ile sizin, başka hiç kimsenin yerine getiremeyeceği, belirli bir amaç için doğmuş olduğunuza inanmanızda somutlanır.

Yaşamdan hak ettiğinize inandığınız şeyleri alamasanız bile, beklediğiniz şeyleri alırsınız.



Başarı İçin Stratejiler – Jim Dornan

27 Şubat 2011 Pazar

On Güçlü Pozitif İfade

Kullanacağınız pozitif ifadelerle kendi hayatınızda ve İnsanların hayatında büyük bir fark yaratabilirsiniz!



On Güçlü İfade



1. Hatalıyım

2. Özür dilerim

3. Bunu yapabilirsin

...4. Sana inanıyorum

5. Seninle gurur duyuyorum

6. Teşekkür ederim

7. Sana ihtiyacım var

8. Sana güveniyorum

9. Sana saygı duyuyorum

10. Seni seviyorum

Patatesli Açma Börek



Önceki gün, gelecek misafirlere patatesli börek yapmak için dipfrizden çıkardığım yufkalar neden bilmiyorum ama bozuk çıkınca, elimde patatesli harçla kalakaldım. Hal böyle olunca hamurunu kendim açarak bir börek yapmaya karar verdim. Mayalayacak vaktim olmadığı için kabartma tozu ya da karbonatlı bir tarif aradım internetten ve aklıma yatan ilk tarifi yaptım.





Tabii mayalanma süresi olmasa da hamurun biraz dinlenmesi gerekti. Daha önce de hamurunu kendim açarak yaptığım börekler oldu ya bu da benim için güzel bir deneyim oldu. Sonuç muhteşem olmadı ama daha sonra yine aynı tarifi uygulayacak olursam hamuruna biraz tuz ve yağ eklerim; tarifi uygulamak isteyenlere de önerim bu olur. Tarifte 1 kg. un kullanılıyor, ben yarım ölçü yaptım. Bir de tarifin aslında, hamuru ikiye bölüp onları da onar parçaya  bölüyorsunuz (evet 10'ar parça) ve aralarına yağ sürüp üst üste getirip sonunda hepsini birlikte açarak büyük bir yufka elde ediyorsunuz. Bana on parça biraz fazla geldi ve altı yedi parçaya bölerek uyguladım tarifi. Sonra açtığınız hamurun üzerine harcı yayıp rulo yapıyor, istediğiniz ölçüde kesiyorsunuz; ben oğlum salyangoz çok sevdiği için biraz ince parçalar kesip tepsiye ruloları yan çevirerek dizdim, üzerlerine yumurta sarısı sürüp susam serptim ve pişirdim. Tarifin orjinaline buradan  ulaşabilirsiniz.

17 Şubat 2011 Perşembe

Armutlu Kek

Arkadaşımda yediğim Alman usulü elmalı kekin tarifini armutlu olarak denedim. Yapılışı çok kolay! Şekeri biraz fazla ama tabii isteğe göre daha az koyulabilir. Yağsız olması da süper ve öyle bir lezzetli ki anlatamam. Elmalısı da müthişti, armutlu alternatifi de şahsen tavsiye edecek kadar beğendim.






Malzemeler:
  • 3 yumurta
  • 1 bardak un
  • 1 bardak şeker
  • 2 orta boy armut
  • 1 paket kabartma tozu
  • 1 paket vanilya şekeri
  • 1 tatlı kaşığı tarçın
Yapılışı:

Yumurtalarla şekeri çırpın ve armut hariç diğer malzemeleri ekleyerek çırpmaya devam edin. Armutları küçük küpler halinde doğrayın ve unlu karışıma ilave edip hafifçe karıştırın. Karışımı yağladığınız kare borcama ya da çok büyük olmayan bir kek kalıbına dökün ve önceden ısıtılmış 175 derecelik fırında 45-50 dakika kadar pişirin. Soğuduktan sonra servise hazır! 

15 Şubat 2011 Salı

Ispanaklı Peynirli Kek



Ispanak ve peyniri birlikte çok kullanırım; özellikle kışın ıspanaklı peynirli börek çok yaparım. Çok yaptığım için de artık bu malzemelerle değişik bir tarif denemek istedim. İnternette araştırırken de işte bu tarife rastladım, iyi ki de rastlamışım. Tarifi daha okurken ne kadar güzel olacağını tahmin edebiliyorsunuz; içinde patates de var ve yapıldıktan sonraki gün bile yumuşacık ve taptaze oluyor. Bol vitaminli ve çok lezzetli bir kek. 



Pişirirken hem baton kek kalıbı, hem de küçük tart kalıplarından kullandım. İkisinin de sunumu güzel oldu.



Tarife buradan ulaşabilirsiniz. İlk defa tek tıkla bu kadar güzel bir tarif yakaladım, itiraf edeyim:)


10 Şubat 2011 Perşembe

Küçük Bir Çocuğun Ümidini Taşıyor

Bazen insan üzerinde düşündüğü bir konu hakkında birşeyleri çok iyi vurgulamak, hakkını vermek istiyor. Bunu yapabilmek için kafasında tasarlıyor, düşünüyor, düşünüyor, kağıda ya da sözlere döküyor sonunda. Aşağıdaki yazı küçük bir çocuğun gözüyle dünyaya bakmayı, onun gözüyle gördüklerine değer vermeyi, pırıltısına pırıltı katmayı, ümidini kırmamayı anlatan çok etkilendiğim bir hikaye. İşte bazen böyle bir hikaye, anlatabileceklerimizden çok daha güzelini ifade ediyor...





"Küçük çocuk, deniz kenarında gördüğü yassı bir taşın güzelliğine hayran olmuştu.... Mutlaka bir mücevherdi bulduğu. Şekli de bir insan kalbi gibiydi. Üstelik de parıl parıl parlamaktaydı. Çocuk, taşı avuçlayıp evine koştu. Ve onu büyük bir heyecanla babasına uzattı. Adam, yavrusunun soğuktan morarmış avucundaki taşın, bir...birine sürtüldüğünde kıvılcım çıkartan bir çakmak taşı

olduğunu hemen anladı. Fakat bunu ona söyleyemedi. Küçük çocuk, rüyalarını süsleyen bisiklete kavuşmak için elindeki taşı satmak istiyor ve o paranın bir bölümüyle, bir de top alacağına inanıyordu. Fakat babası buna yanaşmıyordu. Çocuk, işin kendisine düştüğünü anladığında, tatil de simit sattığı çarşıya gitti. Kuyumcu vitrinleri, göz kamaştıran ışıkların aydınlattığı altın kolyelerle doluydu. Bir de, elindeki taşın çok daha küçük olanlarıyla süslenen pahalı yüzüklerle. Çocuk, en gösterişli mağazayı gözüne kestirdikten sonra, bir süre vitrin önünde bekledi. İçeride, dükkan

sahibi olduğu anlaşılan bir adam vardı. Müşteri olarak da, kürk mantolu bir hanım. Küçük çocuk, biraz sonra içeri girdi. Ve cebinden çıkardığı taşı dükkan sahibine uzatarak:

-Bu pırlantayı deniz kenarında buldum efendim!. dedi.

-Eğer isterseniz size satarım.

Adam, taşa uzaktan bir göz atıp:

- O sadece basit bir çakmak taşı, dedi. Bütün sahil o taşlarla doludur.

- Hayır!. diye atıldı küçük çocuk. İsterseniz ıslatın. Ne kadar parladığını

göreceksiniz.

Dükkan sahibi, zengin müşterisini kaçırmaktan korkuyor ve çocuğu kolundan tutup atmayı planlıyordu. Kadın, onun niyetini sezmişti. Çocuğun taşına yakından bakıp:

- Tam istediğim şey!. diye gülümsedi. Onu bana satar mısın?

Küçük çocuk, taşının gerçek değerini anlayan biriyle karşılaşmış olmaktan son derece mutluydu. Kadının cebine doldurduğu paralar ise, aklını başından almıştı. Defalarca teşekkür ettikten sonra, koşarak uzaklaştı. Kadın, elindeki taşı kuyumcuya vererek ona bir zincir takmasını istedi. Beli ki mücevher gibi taşıyacaktı. Dükkan sahibi, yapmış olduğu ikazı anlamadığı için, kadının aldandığını düşünüyordu. Bu yüzden de:

- Söylemiştim ama tekrar edeyim!. dedi. Satın aldığınız şey basit bir taştır.

Kadın, önce pırlanta kolyesine, daha sonra da yüzüğüne bakarak:

- Zannetmiyorum!.. dedi. O taş bence bunlardan çok değerli. Çünkü bu taş küçük bir çocuğun ümidini taşıyor."

Alıntı

8 Şubat 2011 Salı

Güzel Bir Hayatın Kapıları





Her insanın esas işi içsel işleridir. Her gün kendini derinleştirmek için kayda değer bir şey yap. Gerçekten istediğin hayata daha fazla sahip olabilmek için önce hakikatten kimsen o olmalısın.


 Hayatını olağanüstü bir gelişim okulu gibi gör. Başına gelen iyi ya da zorlayıcı her şey insan olarak evriminin her aşamasında öğrenmeye en çok ihtiyaç duyduğun dersi sana öğretmek için gönderilmiştir. Bu gerçeği anla ve hep kendine şunu sor: “Benim kişi olarak büyümem açısından bu kişi ya da olay hangi fırsatı temsil ediyor?” İç huzurun için bu büyük bir kaynak olacaktır.

 Kendine karşı dürüst ol-en iyi hayat özgün olandır. Kendine asla ihanet etme. Sosyal maskeni çıkar dünyaya “gerçek sen” i gösterecek kişisel cesarete sahip ol; Dünya bununla daha zenginleşecektir.

 Unutma ki neyi yansıtırsak o bize geri gelir. Dış hayatlarımız iç hayatlarımızın ayna imgesinden başka bir şey değildir. Karanlık tarafına ışık tut Yanlış varsayımların sınırlayıcı inançların seni küçük tutan korkuların farkına var o zaman dış dünyan değişecektir.

 Biz dünyayı olduğu gibi değil kendi olduğumuz gibi görürüz. Bil ki her durumda hakikat senin kendi vitray pencerenden süzülerek gelir- senin kişisel kapsamın pencereleri- sil hayatını da temizlemiş olursun O zaman hakikati görebilirsin.

 Yüreğinde yaşa-onun bilgeliği asla yalan söylemez. Kalbinin fısıltılarını izle o ses seni kaderine doğru götürür.

 Hayatı merak et. Kontrolü teslim etmekle olanakların içeri girmesine hazinelerin akıp gelmesine alan yaratmış olursun.

 Kendine iyi bak. Her gün zihnini vücudunu ve ruhunu besleyecek bir şey yap. Bunlar özsaygın ve öz sevgin için şarttır.

 İnsani ilişkiler kur. Kendini çevrendeki insanlarla bağlarını derinleştirmeye ada Başkalarının hayallerini gerçekleştirmesine yardım etmeye odaklan ve kendi çıkarlarına değil fedakârca hizmet etmeye daha duyarlı ol. Sen bu dünyayı zenginleştirmek için buradasın bu hakikati unutursan kendine ihanet etmiş olursun.

 Bir miras bırak. İnsan yüreğinin en derin özlemi kendinden yüce bir dava uğruna yaşamaktır.


Alıntı

7 Şubat 2011 Pazartesi

Defne Joy Foster'a...

Sevgili Defne...Sen bilmesen de bana hayatta hem anne, hem maceraperest, hem deli dolu, hem üretken, hem herşeyle barışık, hem de hepsi bir arada mutlu bir kadın nasıl olunduğunu öğrettin. Bir çocuk bıraktın geride...gözleri yaşlı....öyle bir yara açtın ki yüreğinde, o yaradan içi üşüyecek bir ömür...Ama elinde değildi, biliyorum. Biz anneler yavrumuz için canımızı veririz, ama Allah'ın takdiri; sen kavuştun önce Tanrı'ya...Belki de bu küçük çocuk yokluğunda daha güçlü olmayı öğrenecek...Herşeyin bir sebebi var elbette; senin hayata veda edişinle, evlat sahibi olarak kendimize daha iyi bakmamız gerektiğini öğrendim. Hayatta tasaya yer yok, her an kıymetli bizim için...Oyalanacak vakit yok, süremiz ne kadar bilmediğimiz için...Nur içinde yat...Kalan yakınlarına sabır, yavruna hayırlı bir ömür diliyorum...

Audrey Hepburn'den Güzelliğin Sırrı


Ünlü film yıldızı Audrey Hepburn'e güzelliğinin sırrını sordular. Sinema oyunculuğunun yanısıra iyilikseverliği ile de tanınan Hepburn bu soruya karşılık aşağıdaki makyaj tarifini verdi:

''Çekici dudaklara sahip olmak istiyorsanız, dudağınıza tatlı sözden başkasını dokundurmayın.

Güzel gözleriniz olsun istiyorsanız,.....güzel insanlarla göz göze gelin, gerçek dostlar edinip sık görüşün.

İdeal beden ölçülerine sahip olmak ve hep zayıf kalmak istiyorsanız, yemeğinizi yoksullarla ve açlarla paylaşın.

Alımlı saçlara sahip olmak istiyorsanız, çocuğunuzun günde en az bir kere onu okşamasına izin verin.
Dikkat çekici pozlar vermek istiyorsanız, yanınıza bilgelik ve tevazuyu alarak yürüyün, asla cahilce ve gururla yürümeyin.

İnsanların da tıpkı elimizin altındaki eşyalar gibi, hatta onlardan çok daha fazla onarılmaya, yenilenmeye, bakım görmeye, gözden geçirilmeye ihtiyaçları vardır. Hiçbir insanı eskisi, bozuldu işe yaramıyor diye elinizden çıkarma hakkınız yoktur.

Hatırlayın, bir yardım eline ihtiyaç duyarsınız, kendi omuzunuzdan kolunuza doğru göz gezdirin, dirseğinize ve bileğinize varın, işte orada bir yardım eli bulacaksınız.

Yaşlandıkça, iki elinizin olduğunu, birinin kendinize, diğerinin de başkalarına yardım etmek üzere yanınızda hazır beklediğini fark edeceksiniz.

Bir kadının güzelliği giydiği elbisede, beden ölçülerinde ya da saçını tarayış biçiminde değildir.

Bir kadının güzelliği gözlerinden okunmalı, çünkü gözler kalbe, yani aşkın yaşadığı ülkeye giden kapıdır.

Bir kadının güzelliği yüzündeki benlerden değil, içinde sakladığı ruhundan okunur.''

Audrey Hepburn



 

5 Şubat 2011 Cumartesi

Arpa Şehriye Salatası


Misafir geleceği zaman bir salata yapsam diye düşündüğümde ilk aklıma gelen salata Arpa Şehriye Salatasıdır. Hem çok hafif, doyurucu ve özellikle börek çöreğin yanına yakışan güzel bir salata.







 
Malzemeler:

  • 2 su bardağı arpa şehriye
  • 2 orta boy havuç 
  • 1 çorba kaşığı susam
  • 1 limon
  • Tuz, kırmızı toz biber
  • Zeytinyağ

Yapılışı:

Arpa şehriyeyi makarna yapar gibi suda biraz yağ ve tuz ilave ederek haşlayıp suyunu süzün. Bir tavayı ocakta hafif ısıtıp susamları tavaya koyun ve pembeleşene kadar kavurun. Daha sonra susamı bir kenara alıp rendelediğiniz havuçları bolca zeytinyağında çevirerek diriliği gidene de pişirin. Bütün malzemeleri karıştırıp limon, tuz, kırmızı toz biberi ilave edin ve harmanlayın. Soğuduktan sonra servise hazır!







Powered By Blogger
Sevgili Ziyaretçim,
Blogumda aradığını bulmanı ve ziyaretinin keyifle geçmesini dilerim. Sevgi ve sağlıkla...